Gıda uzmanları, sivil toplum kuruluşları ve veliler, çocukların sağlıklı beslenmesini güvence altına almak amacıyla kantinlerde yalnızca “Okul Gıdası” logosuna sahip ürünlerin satışının sağlanması ve denetimlerin artırılması çağrısında bulundu. Uygulamanın planlandığı gibi 2026 yılında yürürlüğe girmesi bekleniyor.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), okulların çocukların ve ergenlerin beslenme alışkanlıklarını geliştirmek için ideal bir ortam olduğunu, bu platform üzerinden sağlıklı beslenmenin teşvik edilebileceğini vurguluyor. Türkiye’de de bu hedef doğrultusunda mevzuat düzenlemeleri ve denetim çalışmaları yürütülüyor.
2019 yılında Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Sağlık Bakanlığı ve Tarım ve Orman Bakanlığı arasında imzalanan protokolle, resmi ve özel okullardaki kantin, kafeterya ve büfelerde satışa sunulan ambalajlı gıdalarda “Okul Gıdası” logosunun bulunması şartı getirildi. “Okul Gıdası Hakkında Tebliğ” ise 2020’de Resmî Gazete’de yayımlandı. Tebliğin uygulanması ise firmaların ürün çeşitliliğini artırabilmesi, kantinlerde hazırlıkların tamamlanması ve ürün teminindeki eksikliklerin giderilmesi amacıyla 14 Eylül 2026’ya ertelendi.
Gıda uzmanları ve veliler, yeni eğitim-öğretim döneminde bu uygulamanın hayata geçirilmesini, denetimlerin artırılmasını ve tüm paydaşların sürece etkin şekilde dahil edilmesini beklediklerini dile getirdi.
Hacettepe Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Remziye Yılmaz, okullarda satılan gıdaların öğrencilerin okul başarısını ve genel sağlık durumunu etkilediğini vurguladı. Yılmaz, tebliğin kapsamlı ve yeterli olduğunu, ancak uygulamada denetim eksikliklerinin önemli bir sorun teşkil ettiğini belirtti. Okul müdürleri, öğretmenler ve velilerin bu sürece dahil edilmesi gerektiğini ifade eden Yılmaz, denetim mekanizmalarının sıklaştırılmasının ve bilinçli bir şekilde organize edilmesinin önemine dikkat çekti.
Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Mevlüde Kızıl ise denetimin, yönetmeliklerin doğru uygulanıp uygulanmadığını görmek açısından kritik olduğunu söyledi. Tebliğin, çocukluk çağı obezitesini önlemeyi amaçladığını belirten Kızıl, Milli Eğitim Bakanlığı’nın kendi bünyesinde denetim ekipleri kurarak kantinleri takip edebileceğini ve Sağlık Bakanlığı’ndan destek alınarak diyetisyenlerin de sürece dahil edilebileceğini ifade etti.
Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Muammer Karaman, sağlıklı ürünlerin çocuklarla buluşturulmasında tüm paydaşların iş birliği yapmasının önemini vurguladı. Karaman, tebliğin yıllardır uygulanamadığını, 2026’da ise hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca okul kooperatiflerinin desteklenmesinin, fiyatlandırmada dengeleyici rol oynamasının ve hijyen koşullarının sağlanmasının önemine değindi.
Veliler de kantinlerde sağlıksız ürünlerin satışına dikkat çekti. Elif Arıcı, kantinlerde çocukların abur cubur ve paketli gıdalara yöneldiğini, bunun önlenmesi için denetimlerin artırılması gerektiğini söyledi. Merve Keskin ise, çocuğunun okul kantininden alışveriş yapmasına izin vermediğini belirterek, markette bile tercih edilmeyecek ürünlerin kantinlerde bulunmasının kabul edilemez olduğunu dile getirdi.
Kısacası, uzmanlar, STK’lar ve veliler, çocukların sağlıklı beslenmesini güvence altına almak için hem denetimlerin artırılmasını hem de tüm paydaşların sürece aktif katılımını istiyor.